|
 |
Kimden:
**** kardelen***
11.01.2015 15:19:22
Kime:
**** kardelen***
|
|
Sebepsiz sevmektir aşk. Nedeni olmadan bağlanmak birine.. Gözlerine baktığında erimektir içten içe. Ellerini tuttuğunda titremektir tüm benliğinle. “Hatta sarılamamaktır utançtan, Çünkü utanmaktır sevmek aslında”. Sevmek nedir aslen ? Ölmek mi uğruna ? Yaşamak mı onunla ? Sevmek mi ömür boyunca ? Yoksa ayrılmak mı gerekince ? Nedir insanı başkasına bağlayan ? Bilmez kimse bu soruların cevabını.. Kimi güzelini sever, kimi özelini. |
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
11.01.2015 15:10:26
Kime:
**** kardelen***
|
|
Bugünlerde herkes gitmek istiyor. Küçük bir sahil kasabasına, Bir başka ülkeye, dağlara, uzaklara... Hayatından memnun olan yok. Kiminle konuşsam aynı şey... Herşeyi, herkesi bırakıp gitme isteği. Öyle "yanına almak istediği üç şey" falan yok. Bir kendisi. Bu yeter zaten. Herşeyi, herkesi götürdün demektir. Keşke kendini bırakıp gidebilse insan. Ama olmuyor. Hadi kendimize razıyız diyelim, öteki de olmuyor. Yani herşeyi yüzüstü bırakmak göze alınmıyor. Böyle gidiyoruz işte. Bir yanımız "kalk gidelim", öbür yanımız "otur" diyor. "Otur" diyen kazanıyor. O yan kalabalık zira... İş, güç, sorumluluk, çoluk çocuk, aile, Güvende olma duygusu... En kötüsü alışkanlık. Alışkanlığın verdiği rahatlık, Monotonluğun doğurduğu bıkkınlığı yeniyor. Kalıyoruz... Kuş olup uçmak isterken, ağaç olup kök salıyoruz. Evlenmeler... Bir çocuk daha doğurmalar... Borçlara girmeler... İşi büyütmeler... Bir köpek bile bizi uçmaktan alıkoyabiliyor. Misal ben... Kapıdaki Rex'i bırakıp gidemiyorum. Değil bu şehirden gitmek, İki sokak öteye taşınamıyorum. Alıp götürsem gelmez ki... Bütün sokağın köpeği olduğunun farkında, Herkes onu, o herkesi seviyor. Hangi birimizle gitsin? "Sırtında yumurta küfesi olmak" diye bir deyim vardır Evet, sırtımızda yumurta küfesi var hepimizin, Kendi imalatımız küfeler. Ama eğreti de yaşanmaz ki bu dünyada. Ölüm var zira. Ölüme inat tutunmak lazım, İnadına kök salmak lazım. Bari ufak kaçışlar yapabilsek. Var tabii yapanlar, ama az. Sadece kaymak tabakası. Hepimiz kaçabilsek... Bütçe, zaman, keyif... Denk olsa. Gün içinde mesela... Küçücük gitmeler yapabilsek. Ne mümkün. Sabah 9, akşam 18 Sonra başka mecburiyetler Sıkışıp kaldık. Sırf yeme, içme, barınmanın bedeli Bu kadar ağır olmamalı. Hayatta kalabilmek için bir ömür veriyoruz. Bir ömür karşılığı, bir ömür yani. Ne saçma... Bahar mıdır bizi bu hale getiren? Galiba. Ben her bahar aşık olmam ama Her bahar gitmek isterim. Gittiğim olmadı hiç, Ama olsun... İstemek de güzel. |
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
07.12.2014 20:07:38
Kime:
**** kardelen***
|
|
Ne kadar değişmişsin ben görmiyeli, Ellerin güzelliğini kaybetmiş nasırdan, Hüzün rengi almış saçlarının her teli Gözlerine gölgeler düşmüş kahırdan, Gözlerin ki, gördüğüm gözlerin en güzeli Ne kadar değişmişsin ben görmiyeli
Böyle mahsun kederli değildin eskiden Fıkır fıkır gülerdi gözlerinin içi Dudakların nemliydi sevgiden, arzudan Yapraklarına çiğ düşmüş karanfiller gibi Baygın kokusuna anılarla beraber giden Böyle mahsun kederli değildin eskiden
Sevdiklerin vefasız mıydı bu kadar Ağlamaktan mı karadı gözlerin Bir zamanlar göz yaşını sevmezdin Şimdi neden yaşardı gözlerin Hasta mısın, yorgun musun nen var Sevdiklerin vefasız mıydı bu kadar
Arzular vardır bilirsin anlatılamaz Eskisi gibi kalsaydın ne olurdu Taptaze, ıpılık kar gibi beyaz Keder sana yakışmıyor gül biraz Arzular vardır bilirsin anlatılamaz.
Victor Hugo
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
07.12.2014 19:56:39
Kime:
**** kardelen***
|
|
Asla sevmediğim birine seni seviyorum demedim,
Ya da asla birini severken karşılığını beklemedim.
Dostluğuma değer biçmedim,sevgime ise hiçbir zaman sınır çizmedim.
Sevdiysem sonuna kadar gittim, bitirdiysem öldürse de hasreti geriye dönmedim.
Bazen çok kırıldım, bazen belki de kırdım.
Ama hata insana mahsustur dedim.
Affettim, af diledim.
Kimileri birden fazla kırdılar kalbimi ama ben onları yinede affettim.
Onlar belki beni saflıkla yargıladılar.
Belki de içten içe sinsice güldüler.
Ama asıl unuttukları şuydu
Ben aldanmadım..!
Aldanan her zaman kendileri oldular ama bunu anlayamadılar.
Bir insan kaybının ne olduğu bilemedikleri için,
Kaybetmek onlar için bir alışkanlık haline geldiği için.
Oysa ben hiç insan kaybetmedim.
Sadece zamanı geldiğinde vazgeçmeyi bildim o kadar..
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
07.12.2014 18:21:01
Kime:
**** kardelen***
|
|
Yağmur var çok sevdiğim rüzgar da Bugün pazar daha uyanmadı komşular Damların üzerinde kuşlar daha rahatlar Radyolarda eski şarkılar çalıyorlar bu saatlerde Gönül penceresinden ansızın bakıp geçenlere doğru Yağmur da var çok sevdiğim rüzgarda Daha uyanmadı komşular bugün pazar Ve ben seni çok özledim Dışarı çıkmak istiyor canım Tek başına haytalık etmek Islanmak pazar sabahında yağmurda Boş caddelerde dolaşmak Vitrinlere bakmak sinemaların afişlerine Sokakların isimlerine Telefon kulübelerinde uyuyan çocuklara Bir merhaba demek sessizce Sahilde martılara simit atmak Otobüslerin ilk seferlerine binmek Gitmek istiyor canım hayatın gittiği yere Islık çalıp şarkılar uydurmak kendi kendine Fırından taze ekmek alıp buğusunu çekmek içine Ve ben seni çok özledim Tam böyle bir şey çiçeğe su yürümesi Bebeğin ağlaması toprağın uyanması Yağmurun yağması ateşin sıcağı Bu pazar sabahı tam böyle bir şey Bir sabahçı kahvesine uğramak Bir bardak çay taze dem kokusu Yani hayatın atardamarlarında dolaşmak Bölmeden şehrin uykusunu Bir şiir yazmak pazar bulmacasının boş karelerine Tam böyle bir şey hesapsız gölgesiz bedelsiz kimsesiz Bir şiir yazmak bir bardak çay içmek Sokaklarda gezmek yağmurda ıslanmak Ve ben seni çok özledim Yağmur var çok sevdiğim rüzgarda Bugün pazar daha uyanmadı komşular Damların üzerinde kuşlar daha rahatlar Radyolarda eski şarkılar çalıyorlar bu saatlerde Gönül penceresinden ansızın bakıp geçenlere doğru Yağmur da var çok sevdiğim rüzgarda Bugün pazar ve ben seni çok özledim |
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
03.12.2014 23:51:13
Kime:
**** kardelen***
|
|
Kadersizim
Adımı doğarken koymuş Yaradan Nasibim olur mu umuttan, şanstan Yazılmaz insanın bahtı sonradan Kadersiz doğmuşum, ben de kadersiz
Yürürüm umutsuz, yolum kapalı Çaresiz kırdılar tuttuğum dalı Ağlarım gözümü açtım açalı Kadersiz doğmuşum, ben de kadersiz
Ağlarım, inlerim halime bakıp Dünü yaşadım, bugünüm kayıp Açtım ellerimi semaya bakıp Kadersiz doğmuşum, ben de kadersiz
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
31.10.2014 23:24:20
Kime:
**** kardelen***
|
|
Küsmek nedir bilir misin? Küsmek dürüstlüktür... Çocukçadır ve ondan dolayı Saftır. Yalansızdır. Küsmek Seni Seviyorumdur Vazgeçememektir. Beni anlatır Küsmek Kızdım ama hala buradayımdır , gitmiyorumdur , gidemiyorumdur Küsmek nazlanmaktır , yakın bulmaktır , benim için değerlisindir Küsmek sevdiğini Söyle demektir Hadi Anla demektir Küsmek umuttur , acabaları bitirmektir , emin olmaktır
Yani, diyeceğim o ki : Ben Sana Küstüm!
Nazım Hikmet Ran
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
29.10.2014 17:44:17
Kime:
**** kardelen***
|
|
AĞLIYORUM
Yanlızlığım gelir aklıma Üzgün ve çaresiz Sensizliğe isyan ediyorum Kurtulmak istesemde yapamıyorum, AĞLIYORUM...
Bir deniz düşün balıksız Bir tarla düşün başaksız Bir ana düşün evlatsız Ben düşünemiyorum, AĞLIYORUM...
Sensiz geçen günlerimde Tek tesellim anılar Neden bilmiyorum acı verenleride var Unutmak istesemde kimisini Başaramıyorum yine, AĞLIYORUM...
|
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
20.07.2014 00:54:32
Kime:
**** kardelen***
|
|
Keşke tanımasaydım seni Omuzlarıma bu kadar yük binmezdi o zaman Gözlerim ağlamayı bilmezdi O kadar sık kalbim çarpmazdı böyle delicesine, Benim de ellerim sımsıcak olurdu mutlaka Geceleri asla uykusuzluk çekmezdim sabaha kadar Rüyalarım, hatta tatlı hayallerim olurdu Duygusuzca düşünmezdim yokluğunda günlerimi saatlerimi Hem hiç üşümezdim böylesine ölü soğukluğunda Hırsla takip etmezdi beni böyle kötü kaderim Kan çanağına dönmezdi gözlerimin ta içi. Kayan yıldızlardan bende farklı dilekler tutardım, Duyardım, anlardım yanımda konuşulanlari, Hayretim bu kadar artmazdı o zaman Bende gülerdim zaman zaman Deniz ve mehtap benim için de önemli olurdu. Hele kara saplı bıçak dostum olmazdı sırtımda Güneşsiz dunyamda kavrulmazdı ciğerim Beynim ise böylesine hırçın uguldamazdi Kar yüreğimde damla damla vurmazdı. Göz yaşlarım ruhumu daraltmazdı, benliğimi sıkıştırmazdı En tiz sesi ile çığlıklar atmazdı göğsüm Simsiyah yankılar oluşturmazdı ufkumda. Saçıma sakalıma bende bakardım. Delicesine bütün gücümle sigaramı çekmezdim. Keşke tanımasaydım seni... Keşke.... !!! Kara saplı bıçak dostum olmazdı. Kar yüreğimde damla damla vurmazdı göz yaşlarım Dedim ya ulan keşke tanımasaydım seni... |
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
26.06.2014 23:48:55
Kime:
**** kardelen***
|
|
Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır, Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor, Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini, Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim, Senden kopardım çiçeklerin en solmazını, Toprakların en bereketlisini sende sürdüm, Sende tattım yemişlerin cümlesini.
Desem ki sen benim için, Hava kadar lazım, Ekmek kadar mübarek, Su gibi aziz bir şeysin Nimettensin, nimettensin! Desem ki... İnan bana sevgilim inan, Evimde şenliksin, bahçemde bahar Ve soframda en eski şarap. Ben sende yaşıyorum, Sen bende hüküm sürmektesin. Bırak ben söyleyeyim güzelliğini, Rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber. Günlerden sonra bir gün, Şayet sesimi farkedemezsen, Rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden, Bil ki ölmüşüm. Fakat yine üzülme, müsterih ol Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini, Ve neden sonra Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede, Hatırla ki mahşer günüdür Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum.
Cahit Sıtkı TARANCI
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
23.06.2014 15:48:39
Kime:
**** kardelen***
|
|
Bazen olur ya yorulup kaldığımızda bir yerlerde, yaşamdan bir nefes daha almak istedigimizde, dönüp bakmalıyız aynaya..Sırtımızı dönmek fayda etmez dağlara.. Ne zamana kıymalı insan ne de keşkelerine ağlamalı, bunalıp kaldığında bir köşede. Yeniden yola koyulmalı, yine yeniden sevebilmeli yokuşları. Ertelemeye gelmez hayat: Ne varsa bir gün yaparım diye ertelediği, bir yerden başlamalı vakit kaybetmeden. Her geçen günün adım adım hesabından düşüldüğünü unutmamalı insan. Bazen değiştirmeli bir şeyleri. Çok değil küçük şeylerden başlamalı, bir gün de bir durak önce inebilmeli bazen. Evine girerken taşıdığı ne kadar dert varsa içinde, asabilmeli bazen kapı önündeki ağaca.
Kendiyle barışmalı insan. Yüreğine takmalı bazen pembe gözlüklerini. Baktığını değil gördüğünü hissedebilmeli bazen. Yerinden çıkıp bazen koyabilmeli bir başkasının yerine kendini. Ağlayana sus demeyi değil onunla ağlamayı denemeli bazen. Farkedebilmeli hayatın gerisinde değil tam içinde olduğunu.. Sevmenin bir insanı üzmekten daha değerli oldugunu farkedebilmeli bazen. Sadece söyleyecek bir şeyleri olduğunda değil, tıkanıp kaldığında da dinleyebilmeli. Bazen içinden geldiği gibi davranmalı insan aldırmadan kimseye. Hiç uzaklara gitmeden kendinde aramalı huzuru. Dünya değişecekse eğer bir gün, bilmeli dönüm noktasının kendisi oldugunu. Anlayabilmeli ölümün ayrılıktan daha kolay olduğunu, sevdiklerini kaybetmeden önce. Sevilmenin bir insanı sevmekten başladığını öğrenebilmeli. Kötülüğü değil iyiliği emretmeli. Hatırlamalı sevgilerin paylaştıkça arttığını, acılarında olduğunu unutmadan.. Keşke demeden anlayabilmeli, şükretmenin ne demek olduğunu.. Ve unutmamalı insan elinde olanların elinde olmayanlardan daha değerli olduğunu…
Yasir Babaarslan
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
15.06.2014 18:09:26
Kime:
**** kardelen***
|
|
CANIM BABAMA... 
Bir baba gittiğinde Arkanı yasladığın duvar Sabahları sıcak ekmek Okul harçlığı, otobüs bileti Ciğerinden bir parça gider Gider de gider...
En sinirli anında bile, Dudağının kenarında bir gülümseme Bayramda öpülecek el Çocuklarımızı sırtında taşıyan O sevimli dede gider Gider de gider...
Bir içten "oğlum, kızım" sözünün sahibi İnatçı bir siyasetçi Koca bir beden Çocuk bir yürek Anneyle yapılan lüzumsuz tartışmalar Heyecanlı bir taraftar Çalışkan bir "Adam" gider Gider de gider...
Bir sarılmaya, bir çift söze bile Fırsat vermez Azrail Vakit geldiği zaman Sadece baban değil Atan gider Canın gider Kanın gider Gider de gider...
Dolmaz boşluğu kısa zamanda Hep bir ses ararsın, bir nefes Bir anahtar tıkırtısı Yanlış bir iş yapınca Gözünün içine bakılmasını Ama sadece beklersin
Çünkü Bir baba gittiğinde, Sadece baban değil Bir dostun, Bir arkadaşın, Bir sırdaşın, Bir öğretmenin, Bir ustan, Bir yanın gider... Gider de gider !
ANONİM
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
14.06.2014 16:03:09
Kime:
**** kardelen***
|
|
Öyle sabah uyanır uyanmaz yataktan fırlama. Yarım saat erkene kurulsun saatin. Kedi gibi gerin, ohh ne güzel yine uyandım diye sevin... Pencereni aç, yağmur da olsa, fırtına da olsa nefes al derin derin. Yüzüne su çarpma, adamakıllı yıka yüzünü serin serin. Geceden hazır olsun, yarın ne giyeceğin. Ona harcayacağın vakitte bir dilim ekmek kızart. Çek kızarmış ekmek kokusunu içine Bak güzelim kahvaltının keyfine... Ayakkabıların boyalı olsun, kokun mis. Önce sana güzel gelsin aynadaki siluetin. Çık evinden neşeyle, karşına ilk çıkana gülümse, aydınlık bir gün dile. Sonra koş git işine, dünden, önceki günden, Hatta daha da eskiden yarım ne kadar işin varsa hepsini tamamla, Ohhh şöyle bir hafifle... Bir güzel kahve ısmarla kendine, seni mutlu eden sesi duymak için alo de. Hiç işin olmasa da öğle üzeri dışarı çık. Yağmur varsa ıslan, güneş varsa ısın, hatta üşü hava soğuksa... Yürü, yürürken sağa sola bak, öylesine değil, görerek bak. Çiçek görürsen kokla, köpek görürsen okşa, çocuk görürsen yanağından makas al... Sonra, şöyle bir düşün. Kimler sana yol açtı, sen çok dar da iken?... Kimler seni ferahlattı, hani kapını kimsenin çalmadığı günlerde kimler kapını tıklattı?.. Ne kadar uzun zamandır aramadın onları değil mi?... Hadi hemen uğrayabilirsen uğra, arayabilirsen ara!... Hatırlarını sor, öyle laf olsun diye değil, kucaklar gibi sor!... Bu sadece onların değil, senin de yüreğini ısıtacak, yüzünde güller açtıracak.. Günün güzeldi değil mi? Akşamın da güzel olsun... Yemeğin ne olursa olsun, masanda illaki kumaş örtü olsun... Saklama tabakları, bardakları misafire. Sizden ala misafir mi var bu dünyada?.. Ailecek kurulun sofraya, öyle acele acele değil, vazife yapar gibi hiç değil. Şöyle keyife keyif katar gibi, lezzete lezzet katar gibi, eksik bıraktıklarını tamamlar gibi. Tadına var akşamının... Gece evinde, dostların olsun. Sohbet mezen, kahkahan içkin olsun... Arkadaşım, hayat bu. Daha ne olsun? Ama en önce ve illa ki sağlık olsun! **
Can Yücel
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
31.05.2014 20:12:41
Kime:
**** kardelen***
|
|
Saçlarıma beyaz çiçekler bırakarak geçip gitti mevsimler yorgun kanatlarında göçmen kuşların
ağaçlar yapraksız kaldı çoçuklar uçurtmasız, kuşlar şarkısız kapattı tüm kapılarını kalbime bahar şimdi ben hangi dala konayım şiirimin kanadı kırık
diyorumki bir gün sevdamı yükleyip yüreğime hüzünlü yüzüm aykırı sakalımla çekip gitmeliyim bu şehirden her evin kapısına bir avuç şiir bırakarak ve yıkarak eğreti duvarlarını vefasızlığın
hoşça kal soğuk odam kalbimin dilsiz yanı artık hiç bir metropole sığmıyor adım bir yanı kahırdır kıyılarımın, bir yanı cehennem
aşklar yalancı, sokaklar ince bir hüzün bu şehirde kimse kimseyi sevmiyor artık kimse kimseyi özlemiyor ölüm soluklu günlere güz oldu acım yanlızım, üstelik parasızım dalımda gurbet türküleri bir de kırık sazım
denizler dalgasız şimdi ağrılar sargısız bir sevda var yüreğimde avunmasız bir de dalıp dalıp giden gözlerim gecelerin sayfalarında savunmasız
acıyan yüreğimi alıp yanıma düş kırığı bakışlarımı bir de cebimde eski bir kimlik içimde yaralı ırmaklar dönüp arkamı gitmeliyim bu şehirden saklayıp geceye yaşlı gözlerimi
hoşça kal güz çiçeğim kalbimin sarsık yanı artık hiç bir sevince yakışmıyor yüzüm kimim kimsemde yok üstelik, öksüzüm bu duyarlı, bu aykırı, bu yaralı yanımla hangi kıyıya sığınsam ölürüm
ey hayat ey hayat kırgınım sana ihanetin hançeri saplanmadan bağrıma sevda adına vur boynumu adım mezartaşım olsun adım gözyaşım bağışlamasın beni hiç bir hatıra
NURİ CAN
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
09.05.2014 22:58:37
Kime:
**** kardelen***
|
|
Sancıyan gecelerin ağırlığınca girdin hastalıklı uykularıma. Başucumda acabalarla beynime inen saat tik takları, Kalk git ona der gibiydi. Dokunsan kar gibiydim parmaklarında. Kopsan, buzul... Acının negatifi basıyor sözlerimi. Öldüm ulan üşümekten! Kapat/sana gözlerimi.
Vapursuz bir iskele gibi kaldım. Mutedil dalgalı yorgunluğum. Soysuzlaşan bir yanılgı gibi kıvrandım deliliğin biz, aşkın sen halinde. Meğer uçuruma yaslanmışım. Düşünce anladım. Girdabının burgusunda söndürmüşüm közlerimi. Öldüm ulan düşmekten! Kapat/sana gözlerimi.
Gittin sanki Annem öldü. Gittin ve beni kendime uğurladın. Kimse kendine benim kadar yoksul değildir. İnsan kendini kendisizlikte nasıl bulur? Bir haciz gibi girdiysen içime, Bu benim kendime olan borcumdandır. Sanki bir kuş gagalıyor beynimi. Öldüm ulan düşünmekten! Kapat/sana gözlerimi.
Yaşamla aramı açacak yaralara göz yumuyorum. Sana ağır yaralanmayı seviyorum. Kan kaybından gülüyorum. Dramlardan çalınmış bir ölüm gelir şimdi suzinak makamında. Aşk yapışmıştı o gece boğazıma. Kurtulsam ölecektim. O yüzden aram açık aramla... Nicedir oyunbozanım susuyorum sözlerimi. Öldüm ulan küsmekten! Kapat/sana gözlerimi
Her gemide bir fırtına izi saklıdır. Bundandır kendi gözyaşlarımızda boğulmalarımız. Saçların ağlıyor mu hala bilmiyorum ama kayboluyorsan dallarında, Bu senin kendine sarmaşıklığındandır. Bir kişinin yalnızlığının kaçla çarpımıdır iki kişinin yalnızlığı? Ve kaç yalnızlık çıkar bir kişinin yalnızlığından? Sus! Biliyorum. Yalnızlık yokluğun avuntusudur. Binlerce gündür boğazıma usturayım. Özgürlükte çürüyor uçurtmamın çıtaları. Dua et de ölümün farkına varmadan ölelim. Öldüm ulan ölmekten! Kapat/sana gözlerimi. Kahraman Tazeoğlu
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
06.05.2014 19:47:09
Kime:
**** kardelen***
|
|
Daha dokunmadan kurudu irem Çöllere bir türlü yağamıyorum Yeni bir koşunun başlangıcında Biraz deprem sonrası Biraz şehir hülyası Bir kalp yangınından geriye kalan Siyah gözlerine beni de götür Artık bu yerlere sığamıyorum.
Pembe uçurtmalar yolladığından beri Sarardı tiryaki menekşeleri Sonbaharın tozlu kafeslerinde Sevgi turnaları yakalıyorum Turnalar gidiyor ben kalıyorum Avareyim, asudeyim, yorgunum Bilmiyorum neden sana vurgunum Erzurum garında banklar üstünde Uyku tutmuyor karanlıkları Yitik düşlerimi kovalıyorum Gölgeler gidiyor ben kalıyorum.
Binbir türlü kokuyorsa yaylalar Siyah gözlerine beni de götür Baharın koynundan koparıp sana İpek bir mendile sardığım yüreğimle Şehzade gülleri gönderiyorum Umutlar kalıyor ben gidiyorum.
Bütün yelkenlileri, deniz fenerlerini Kaptanları sorgulayan Yanından geçen küheylanların Korku tufanına yakalandığı Siyah gözlerine beni de götür Güneş ülkesinden gelen yiğitler Benzeri olmayan bir dünya kursun Cellat, ayrılığın boynunu vursun.
Usul usul intizarı çürüten Bu hercai diken, bu çılgın arzu Sürüklüyor imkansız muştuların Eşiğine gönül vadilerini Bir ağaçtan düşen yapraklar gibi Düşüyorum tanyerine Ya topla yaralı kırlangıçları Ya da bu vefasız şarkıyı bitir Özgürlüğe giden tutsaklar gibi Siyah gözlerine beni de götür.
Nurullah Genç
|
|
 |
Kimden:
**** kardelen***
06.05.2014 19:44:26
Kime:
**** kardelen***
|
|
KADINLAR gittiklerinde arkalarında daha büyük boşluklar bırakırlar.
Onlar bir gün çekip gittiklerinde, peşlerinde "yetim-öksüz" kalan çok olur:
Mutfaktaki dolap, perdeler, kavanozun içindeki eski düğmeler, özenle saklanmış küçülmüş giysiler, dolap diplerindeki kurdeleler...
Sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar susar, yetim kalmıştır tabaklar.
Bir kadın gittiğinde hep suyu unutulur saksıların.
Sık sık boynunu büker "sarıkız".
O teki kalmış eski bardağın anlamını bilen olmaz, değerini kimse anlayamaz krom hac tasının.
Balkon artık sessizdir, koridor kimsesiz. Bir kadın gittiğinde...
Bir kadın gittiğinde ne çok kişi gider aslında bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı, bir bahçıvan, bir muhasebeci...
Bir anne gider...
Bir dost...
Bir arkadaş...
Bir sevgili...
Ne çok kişi yok olur bir kadın gittiğinde. Hep böyle olur bir kadın gittiğinde övgüler, uyarılar, yakınmalar, dualar yetim kalır.
Kapı eşiğindeki "Dikkat et..." duyulmaz, annesi gitmiştir "geç kalma"nın.
Kadınlar, arkalarında büyük boşluklar bırakarak giderler.
Bir kadın gittiğinde pek çok kişi gitmiştir aslında. Ve bir kadın gittiğinde pek çok "yetim" bırakmıştır arkasında.
|
|
 |
Kimden:
**** kaRDELEN***
04.05.2014 22:09:53
Kime:
**** kardelen***
|
|
Farkında mısın? Bize ait cümleler kurmaktan, Ne kadar da aciz kaldık son günlerde, Bırak seni seviyorum demeyi, Bir günaydını bile çok görür olduk birbirimize, Tükenen,tükenen sevgimiz mi? Yoksa,yoksa dilimiz mi varmıyor? Ne sen bana iyi misin,diyorsun, Ne ben sana bir günaydın, Bıçak açmıyor ağzımızı,farkında mısın? Yavan kelimelere başvurmamız sebepsiz değil, Saçlarını bile taramıyorsun eskisi gibi, Benimse içimden gelmiyor traş olmak, Eskiden,daha zili çalmadan açardın kapıyı, Kokunu ta aşağılardan duydum,derdin Özledim,derdin Kısar gözlerini ya sen,ya sen,derdin Öylece sarılıp kalırdık kapı eşiğinde, Offf, Kaç gecedir koltuğun bir kenarında uyuyup kalıyorum, Romatizmalarım öyle arttı ki üstelik, Adeta kar yağıyor geceleri sol omuzuma, Sana ilaçlarımın yerini korkudan soramıyorum, Ya cevap vermezsen, Ya,git kendin al dersen Korkuyorum işte,sevginin tükendiğini bilmekten korkuyorum. Dün ilk defa kahvaltı etmişsin beni kaldırmadan, İlk defa çayı dün,soğuk ve şekersiz içtim, Kaç zamandır adımla seslenmiyorsun bana, Adım ürkütüyor seni, Sen ayrı odadan kalkıyorsun, Ben ta uçtaki odadan, Bir suçlu gibi öne eğip başımızı, Öyle geçiyoruz birbirimizin yanından.
Yok yok,bu böyle olmayacak, Ya sen aç kıza telefon,ya ben, Yok bu böyle olmayacak, İstersen oğlanları sen ara,seni onlar daha bir severler, Kısaca,ya ben gideceğim,ya sen, Belki de bir zaman ayrı kalırsak, Kimbilir belki de özleriz birbirimizi, Bu günleri hiç düşünmeden, O hoyrat,o pervasızca harcadığımız, Aşkımıza nasıl muhtacım nasıl,bilemezsin, Olsun bi'müddet yemeği dışarda yerim, İlaçlarımı masnın üstüne geceden dizerim, Parmağıma ip bağlarım falan, Ya da istersen ben gideyim, De nereye? Of,offf, Galiba yaşlanmamalı insan,yoksa suç erkek olmakta mı? Ne yaparım bir başıma, Yok,yok sen git kıza istersen. Bir tabloyu meydana getiren iki unsur gibiyiz, Senin vurdumduymazlığını benim aksiliğim tamamlıyor, Dün o filmi seyrederken ağladığını gördüm, Sanma ki fark etmedim, Sanki ikimizin son dönemi, Ne kadar açığa vursak da öfkemizi, Gem vuramamasakta alışkanlıklarımıza, Demek ki bazı şeylerin çok geç anlaşılıyormuş önemi, Bir ara gözüm takıldı,saçlarına karışmış aklara, Benimse kış çoktan oturmuştu şakaklara, Hatırlar mısın? İlk yemeğe çıktığımız günü, Nasıl da elim ayağıma dolaşmıştı hani, Hatırlar mısın? Bu berbat halime bimecal kalırcasına güldüğünü? Şimdi ise bak,yüreğimiz bimecal, Dağbaşı yalnızlıklarına mahkum ettik birbirimizi, Ne zaman biter bu suskunluğumuz,bilmem Ya bir ölüm anı çığlığıyla, Sahi,sahi ben ölürsem ağlar mısın? Bana,bana hiç sorma,düşünmek bile acıtıyor içimi, Cam kesiği ağrılara gark oluyorum, Hem benim bildiğim galiba, Galiba 'önce erkekler ölür' O zaman da sen,sen kalcaksın yapayalnız, Ne yapar,ne edersin bu koca şehirde? Kim getirir her sabah o çok sevdiğin fırın ekmeğini, Kim sular bahçeyi,kim budar yediverenlerini Ve kim koyar sen daha uyanmadan, Yastığına en güzel gülleri? Zor değil mi? Yaşamın en zor tarafı işte, Kolay değil alışkanlıklardan bir an için vazgeçmek, Zaten,zaten benim tek alışkanlığım da sensin, Yok,yok senden vazgeçemem, Zaten benim bildiğim 'ilk erkekler özür diler' Daha bir yakışıyor gibi seni seviyorum demek erkeğe, Yok,yok bu sabah kalkınca, İlk işim sana sarılıp ve hiç yüksünmeden, Ve kırılganlığı bir yana atıp, Seni seviyorum demeliğim Seni seviyorum, Seni seviyorum, Günaydın,günaydın,günaydın bir tanem.
|
|