[Üye Olmak İstiyorum] [Ana Sayfa] [Üye Arama]



^ecrin üyesinin yazdığı mesajlar
Kimden: ^ecrin

03.03.2012 10:48:47



Kime: ^HaNIm aGa^

Bir kadını ağlatmak çok zor değildir aslında.
Kadınlar her şeye ağlayabilirbir filme,bir şarkıya,bir yazıya.
En az erkekler kadar yani!
Ama bir kadını yürekten ağlatmak zordur.
Eğer bir kadın yürekten ağlıyıyorsa,
ağlatan onun yüreğine ulaşmış demektir....

Ama o yüreğin değerini bilememiş olacakki
ağlatan gözünü bile kırpmadan teker teker
batırır iğneleri yüreğine!
İşte o zaman koca bir yumruk gelir
oturur boğazına kadının yutkunamaz,
nefes alamaz!çünkü o koca yumruk
canını çok acıtır.Gözleri buğulanır kadının sonra.

Ağlamayacağım der içinden.
Ama engel olamaz işte
Çünkü yüreğine, ulaşmıştır birileri
ve iğneleri saplamaktadır.
Bu acıya ne kadar karşı koyabilirki kadın!
İnce ince süzülür yaşlar gözünden
önce bir kaç damla,sonra bir yağmur seli...
Ve kadın ağlar hemde çok!

Sanmayınki gidene ağlar kadın!
Gidenin giderken koparttığı yerdir onu ağlatan.
Orada bıraktığı yaradır...
O yaranın asla kapanmayacağını,
kapansa bile izinin kalacağını bilir kadın!
O yüzden ağlar ....
Ama bilirmisiniz?ağlamak kadınları olgunlaştırır.
Her damla daha çok kadın yapar kadınları.
Her damla bir derstir çünkü.

Bazen kadınlar ağladığında çoğu insan,
ağlama niye ağlıyorsun ki,değmez onun için derler.
Bilmediklerindendir böyle demeleri.
Çünkü yürekleri acıyan kadınlar ağlayamazssa,ölürler.
İçindeki zehirdir onları öldüren!
Ağlayarak o zehirden kurtulur kadınlar,
o irirni temizlerler yaralarındaki!
Çünkü bilirler temizlenmezse iltihaba dönüşür yaraları...

Dönüşmemesi lazımdır oysa,o yüzdende bolca ağlarlar.
Zaman geçer sonra kadılar kendilerine sarılmayı öğrenirler.
Umarım öğrenirler,yoksa ruhlar sapkın yollara çarpar kendilerini.
Sapan ruhların doğru yolu bulmasıda yeni acılar demektir.
Bunu bilir kadınlaro yüzden eninde sonunda
öğrenirler kendilerine sarılmayı....

Çok ağlayan kadınlar,bir çok şeyden
vazgeçen kadınlardır aslında..
Her damla olgunlaştırır kadınları evet ama
olgunlaştıkça o safça inandıkları aşk gerçeği
onların gözünde küçülür.
Küçüldükçe değerini yitirir ve işteo zaman
kendilerine sarılıp,yeni bir kadın yaratırlar kendilerinden.
Güçlü,yenilmez,mağrur ve aşka inanmayan....

İnsanlar soruyor çoğu zaman neden?
Bu kadar çok bekar kadın var diye
Çünkü o inançlarını yitirdi o kadınlar.
Zamanında yüreklerine o kadar çok iğne saplandıki,
o kadar çok acıdılarki!
Artık kendilerinden başka bir doğru olmadığına inanıyorlar.
O yüzden kendilerine sarılıyorlar....

Çünkü biliyorlarki
Sarıldıkları adamlar onları hak etmedi
Hemde hiç bir zaman!
Hep bir çıkarları oldu sarıldıkları adamların.
E.... o zaman niye sarılsınlarki!

Niye sarılalımki!
Etrafınızda yürekten ağlayan bir kadın varsa,
bilinki olgunlaşıyordur...
Bilin ki,gerçekleri kabul etmeye başlamıştır...
Bilin ki,artık sarılacak tek bir doğrusu kalmamıştır....


Kimden: ^ecrin

27.02.2012 21:43:27



Kime: ^HaNIm aGa^

Bir zamanlar gökyüzünde birbirlerini gerçekten çok seven bir bulutla yıldız vardı... Bulut gökyüzünün en şeker, en pembe bulutu yıldızsa en parlak, umudu en çok yansıtan yıldızıydı... Gökyüzündeki her varlık onların sevgisini kıskanırdı... Tatlı bir kıskançlıktı onlarınkisi... Ama biri vardı ki bulut ve yıldızın ayrılmalarını yürekten istiyordu... Hem de yıldızın en yakın arkadaşı olmasına rağmen... Bulut biraz saftı, kimseyi kıramazdı... Yıldızsa bulutu için elinden gelen her şeyi yapabilir, herkese meydan okuyabilirdi... Zaten onun için bir bulutu bir de çok sevdiği dostu peri vardı... Bir derdi olduğunda gider periye anlatırdı... Nereden bilebilirdi ki, perinin bir gün bunların hepsini yıldızla bulutun ayrılmalari için kullanacağını? Bir gün nazar değdi bulutla yıldıza... Hiç yoktan bir sebepten tartıştılar. Bulut, çekti gitti, hatalı olmasına rağmen. Yıldızsa "Nasılsa bulutum beni seviyor, dönecektir." diye düşündü... Fakat hiç bir şey beklendiği gibi gitmedi... Bulut dönmedi. Kim bilir, belki de cesaret edemedi dönmeye. Tek bir gerçek vardı ki: O da ikisinin de çok üzgün olduklarıydı... Gökyüzündeki iyilik melekleri bile ağladılar onların durumlarına ama ne fayda... Ertesi gün yıldız olanları en yakın dostu periye anlattı... Periyse göstermelik bir hüzne büründü... Eline büyük bir fırsat geçmişti. Artık hayatı boyunca kıskandığı kişiye karşı kozları vardı elinde. O kişi, en yakın dostu yıldız olmasına rağmen kullanacaktı kozlarını... Hem de büyük bir zevkle... Bulutun yanına gitti ve yıldızın artık onu sevmediğini söyledi. Bulutsa üzüldü, boynunu büktü ama elinden hiç bir şey gelmeyeceğini düşündü... Çünkü yıldız inatçıydı.. Bir kere olmaz dediyse, bir daha olur demezdi. Peri de bulutun bu üzgün durumundan yararlanıp ona olan sevgisini itiraf etti... Bulut da kimseyi kıramadığı için perinin, yıldızının yerine geçmesine izin verdi... Yıldız, günlerce bulutunun dönmesini, ondan af dilemesini bekledi... Ama bulut gelmedi. Bir gün yıldız, bulutun yanına gidip, konuşmaya karar verdi. Gece yola çıktı. Bulut, dostu sandığı periyle birlikte ayda eleleydi... Melekler dayanamayıp, tüm olan biteni anlattılar yıldıza... Çok üzüldü ve çaresiz, döndü arkasını gitti... Yavaş yavaş sönmeye başladı... O günden sonra yıldız söndü, ışık veremez oldu.. Bulutsa artık ne o kadar pembe, ne de o kadar kadifeydi. Yıldız, ilk zamanlar her şeyden vazgeçti, hayata küstü... Ama kolay pes etmezdi. Kısa bir süre sonra hayatıyla ilgili o önemli kararı verdi. O güne kadar hiç görmediği güneşin yanına gidecekti ve biraz daha ışık isteyecekti ondan. Çok geçmeden daha önce hiç görmediği güneşin yanına gitti... Ondan yansıtması için biraz daha ışık istedi... Güneş ışık yerine sevgisini verdi yıldıza... O gün bu gündür yıldız, dünyaya güneşin sevgisini yansıtır.... Bulutsa hep gözyaşlarını akıtır dünyaya... Bir de yüreğinde kopan fırtınaları



Kimden: ^ecrin

08.01.2012 12:48:08



Kime: ^HaNIm aGa^

Son yıllarda hayat beni türlü sınavlardan geçirirken öğrendiğin en önemli ders şu oldu:Dost birikirmek.. Benim birikimim sağlam!Hep yanımda olan her an varlıkları ile beni güçlü kılan can dostlarım.Böyle değil midir dostluk dediğin, gözünün dilini bilen, söylemeden anlayabilen, en derin yaralarını açıp gösterebildiğin merdivenlerden çıkarken ve alkışlandığında değil tökezlerken ve yuhalanırken de koluna girebildiğin.... Mevlana'nın dediği gibi:''Ben dostumu ne aklımla ne kalbimle severim.Olurya kalp durur.. Akıl unutur..Ben dostumu ruhumla severim. O ne durur ne de unutur.'' Unutulmamak ve hiçbir zaman ayrılmamak dileği ile sizleri seviyorum....


Kimden: ^ecrin

10.12.2011 13:58:37



Kime: ^HaNIm aGa^

Günün birinde bir çölde iki kum tanesi karşılaşmış ve
birbirlerini çok sevmişler uzun bir süre çok yakın olmuşlar…

Birbirlerini yanlarında,canlarında olarak sevmeyi öğrenmişler. Derken bir rüzgar çıkmış kum tanelerinden biri yerinde kalırken diğeri biraz uzağa Savrulmuş ….

Çok uzak değillermiş ama yinede göremiyorlarmış
birbirlerini. Sevgileri hiç azalmamış yine sevmeye devam
etmişler. Birbirlerine Ulaştırabildikleri sesleriyle, haberleriyle yaşıyorlarmış ve artık görmeden
Seslerinde sevmeyi öğrenmişler…

Bir gün biri diğerine "sevdamız sonsuza erişmesi için aynı anda bir dilek dileyelim" demiş...

Ikisi de aynı anda bir dilekte bulunmuşlar ve tam o sırada bir fırtına çıkmış…

Bu kavuşmamız, sevdamızın sonsuza dek sürmesi olabilir diye ikisi de kendilerini fırtınaya bırakmışlar…

Gözlerini kapayıp fırtına dindiğinde sevdalarının yanı başında olmuş olmayı arzulamışlar. Fırtına o kadar kuvvetliymiş ki o güne kadar yıllarca yerlerinden kıpırdamayan kumlar bile başka yerlere
savruluyorlarmış....

Fırtına günlerce sürmüş kum taneleri de oradan oraya savrulup durmuşlar. Ikisini de bir sabırsızlık
sarmış.Fırtına durmuyor aksine artıyormuş.Fırtına dinmek bilmedikçe onlarda sabırla sevmeyi öğrenmişler….

Günler geçmiş sonunda fırtına durmuş gözlerini açtıklarında ikisi de başka alemlerde bulmuşlar kendilerini. Bu fırtınanın onları birleştireceğine o kadar inanmışlar ki birbirlerini yanlarında bulamayınca yüreklerinde
derin bir acı hissetmişler ve acıyla sevmeği öğrenmişler….

Kendilerine birazcık geldiklerinde ikisi de bu fırtınayla başka
başka yerlere savrulduklarını anlamışlar.Biran ölmek istemişler ama sonra
birbirlerini hiç görmeden,mesafelere, engellere rağmen
sevmeyi öğrenmişler….

"Eskisi gibi bağırsakta sesimiz ulaşmaz ki birbirimize"demişler.
Ikisi de yeni yerlerinde kimseyle konuşmamışlar ve yıllarca hep susmuşlar. Hep yeni bir fırtına ümidiyle birbirlerine ihanet etmeden
beklemişler.Böylece umutla sevmeyi öğrenmişler…..

Yıllar geçmiş ama sevgileri hiç geçmemiş.
Birbirlerinden hep umutlu olarak yaşamışlar.

Bir gün ikisi de birbirlerinden habersiz aynı anda gözlerini
kapamışlar ve kavuşmak için yeniden fırtına çıkmasını
dilemişler…

Beklemişler beklemişler ama fırtına bir türlü çıkmamış. Kendilerini tüm benlikleriyle fırtınaya bırakmak için oldukları yerde dönmüş durmuşlar ama hepsi nafile
küçük bir rüzgar bile çıkmamış....

Sonunda durmuşlar ve gözlerini açmışlar.Sevdiklerinin,
sevdalarının, yıllarca beklediklerinin tam karşısında durduklarını görmüşler ve hemen ikisi
de yıllar önce diledikleri dileği anımsamışlar.

Dilek şöyleymiş "Allah'ım bizi birbirimize her
şeyiyle sevmeyi öğrendiğimizde kavuştur.
Öğle kavuştur ki sevdamız sonsuza
erişsin....

"Sonunda anlamışlar ki birbirlerinden çok uzaklarda geçirdiklerini sandıkları yılları aslında birlikte geçirmişler.
Dileklerinin kabul olması için yılların geçmesi gerektiğini
öğrenmişlerçünkü onlar sevmeyi her şeyiyle öğrenmeyi dilemişler.
Dilekleri kabul olmuş
umutla, sabırla, acıyla, yakında, uzakta...herşeyiyle sevmeyi öğrenip birbirlerine kavuşmuşlar.

Sevmeyi bildikten sonra mesafeler, acılar, yıllar, aylar...asla sevdayı söndürmez
ama sevmeyi bilmedikten sonra yanı başında ki sevdiğini bile yıllarca göremeyebilir insan...


Kimden: ^ecrin

05.10.2011 00:36:10



Kime: ^HaNIm aGa^

ÖLEN SEVGİLİ
Sabah uyandiginda midesinde bir yanma hissetti. Yanmanin nedeni aksam yedikleri degil,uyanir uyanmaz bugün yapacaklarinin aklina gelmesiydi. Bugün 2 yildir götürmeye çalistigi bir birlikteligi bitirecekti.

Aslinda bunu yapmakta geç bile kalmisti.
'Bitmeli dedi içinden, her gün bu tatsiz uyanis bitmeli.'
Genç adam bunlari düsünürken surati sekilden sekile giriyordu. Süratle giyinerek disari çikti. Bugüne kadar hiç bekletmemisti onu, simdi de bekletmemeliydi. Istanbul, soguk ve yagmurlu bir Nisan ayi yasiyordu. Genç adam gökyüzüne bakarak iç geçirdi
'Bulutlar bizim yasayacaklarimizi biliyor. onlar bile agliyor halimize...'

BULUSMA VAKTI...
Artik Kadiköy iskelesindeydi. Birkaç dakikalik beklemeden sonra karsidan kiz arkadasinin geldigini gördü. Simdi midesindeki agri daha da artmisti.

Besiktas'a geçtiler. Yolculuk sirasinda hiç konusmadilar. Genç kiz, sevgilisinin bu durgunluguna anlam verememisti. Nereden bilecekti bugün ayrilik çanlarinin çalacagini...


Besiktas'a geldiklerinde bir cafede oturdular. Genç kiz anlamisti sevgilisinin kendisine bir sey söylemek istedigini.
'Bana birsey mi söylemek istiyorsun' diye sordu. Genç adam, gözlerini kaçirarak
'Evet'
dedi. Genç kiz heyecanlanmisti, biraz da sinirlenerek
'Söylesene, ne diye bekliyorsun' dedi.
Genç adam içini çektikten sonra
'Sence biz nereye kadar gidecegiz?' diye sordu. Genç kiz,
'Bunu sorma geregini niye duydun?' diye yanit verdi. Genç adam söze basladi...
''Birkaç ay önce aksam 23:00 civarinda sana telefon açip senin için yazdigim siiri okumak istemistim. Sen bana
'Sirasi mi simdi canim yaa, isin gücün yok mu?'
demistin. Biliyormusun o an nakavt olan bir boksör gibi hissettim kendimi. Özür dileyip telefonu kapatmistim. Daha sonra da bu siiri benden hiç istememistin. Geçenlerde hasta olup yataklara düstügümde arkadaslarimla birlikte sen de gelmis, Meralin
'Sen sanslisin, sevgilin sana bakar' sözüne Isim yok da sana mi bakacagim, annen baksin' demistin. Hatirladin mi?''


DUYGUSALLIGI SEVMEM...
Genç kiz,
'Biliyorsun ben duygusalligi sevmiyorum. Hem hasta bakici gibi göründügümü de kimse söyleyemez' diye yanitladi. Genç adam güldü,
'Evet canim haklisin. Zaten olmak istesen de bu kalbi tasidigin sürece hasta bakici, hemsire falan olamazsin.'
Genç adam devam etti...
'Bana simdiye kadar kaç kere sabahin erken saatlerinde güzel sözcüklerden olusan bir mesaj çektin? Hiç... Hatta günün hiçbir saatinde çekmedin. Duygusalligi sevmeyebilirsin. Ama sen seni seven insanlari da mutlu etmeyi sevmiyorsun. Halbuki ben senin tam tersine kendimden çok insanlari mutlu etmeyi seviyorum. Seni tanidigimdan beri her sabah, her aksam, her gece yani seni andigim her saat tatli bir mesajim vardi senin için biliyormusun? Seninle ben AKLA KARA gibiyiz.'
Genç kiz anlamisti,
'Yani ne istiyorsun benden sair olmami mi?' Genç adam tekrar gülümsedi içinden. Dün gece verdigi ayrilik kararinin ne kadar dogru oldugunu düsündü.
'Hayir' dedi,
'Sair olmani istemiyorum. Olamazsin da...

BIZ AYRILMALIYIZ.
Ayrilirsak ikimiz için de en
hayirlisi olacak.' Genç kiz sasirmisti,
'Neden ama? Ben seni seviyorum. Senin de beni sevdigini saniyordum.' Genç adam iç çekerek
'Hayir canim, sen beni sevdigini saniyorsun. Eger beni sevseydin simdi baska seyler konusuyor olurduk' dedi. Genç kizin gözleri yasarmisti. Genç adam cebinden çikarttigi mendili uzatti, genç kiz gözyaslarini silerek
'Sen bilirsin, umarim beni bir baskasi için birakmiyorsundur...' dedi. Genç adam
'Nasil böyle bir sey düsünürsün, senden baska kimse olmadi ve uzun zaman da olacagini sanmiyorum' yanitini verdi. Genç adam ve genç kiz iki sevgili olarak oturduklari masada artik iki yabanciydilar. Birkaç dakika sessizce oturduktan sonra Genç kiz,
'Kalkalim istersen' dedi. Genç adam
'Ben biraz daha burada kalmak istiyorum, istersen sen kalkabilirsin' diye yanitladi. Genç kiz
'Tamam o zaman sana mutluluklar dilerim' diyerek elini uzatti. Genç kizin sesi ve eli titriyordu. Genç adam,
'Istersen arkadas kalabiliriz' dedi ve birbirlerine son kez sarildilar.

"BEN DOGRU YAPTIM..."
Genç adam dogru yaptigina inaniyordu. Eve döndügünde yürümekten bitap bir haldeydi. Odasina girdi. Gece bitmek bilmiyordu. Sabah erken kalkip ise gidecekti, uyumaliydi. Birkaç saat sonra uykuya dalmayi basardi. Sabah 7'de saatin ziliyle uyandi. Evden çikacagi zaman cep telefonuna bakti, mesaj ve 10 cevapsiz arama vardi. Yorgun oldugu için duymamisti telefonun sesini. Aramalar ve mesaj sevgilisindendi. Heyecanla mesaji açti, sunlar yaziyordu:

SADECE ONLARI SEVMEYI SEVDIM,
HEPSINI ONLARSIZ YASADIM DA,
BIR SENI SENSIZ YASAYAMIYORUM,
BU ASKI TEK KALPTE TASIYAMIYORUM,
SANA YEMIN GÜZEL GÖZLÜM, BIR TEK SENI SEVDIM,
VE SENI SEVEREK ÖLECEGIM, ELVEDA BIRTANEM...

Genç adam sasirmisti. Onu tanidigi günden beri ilk defa siir aliyordu ve üstelik sabahin besinde yazmisti. Heyecanla onu aradi, telefonu yabanci bir ses açti. Genç adam
''Nalan'la görüsebilir miyim?'' dedi. Ama karsisindaki agliyordu, hiçkira hiçkira hemde...
'Ben onun annesiyim yavrum, kizim bu sabah intihar etti. Gece sabaha kadar birilerini arayip durdu. Sabah odasinin isigini sönmemis görünce girdim. Yavrum kendini asmisti....'

YIGILIP KALDI...
Genç adam beyninden vurulmusa döndü. Bir gün önceki mide agrisinin iki katini çekiyordu simdi. Oldugu yerde yigilip kaldi...
Birkaç ay sonra iki doktor konusuyordu hastanede. Doktarlardan biri digerine karsidaki hastanin durumunu soruyordu. Doktor yanit verdi...
'Haaa o mu? Üç ay önce getirdiler. Kendisi yüzünden bir kiz intihar etmis. O günden sonra cep telefonunu elinden hiç birakmamis. Devamli bir seyler yazip birine yolluyor. Geçenlerde merak ettim. O uyurken gönderdigi numarayi aradim. Numara 3 ay önce iptal edilmis. Gelen mesajlarda bir siir var. Bu adam duygusal mi bilmem ama benim anladigim kadariyla siiri yazan çok duygusal biriymis..


Kimden: ^ecrin

10.09.2011 01:12:41



Kime: ^HaNIm aGa^


___######____ ♥ ____######__ ♥
__######################__ ♥
_#######################__ ♥
_#######################__ ♥ Karanlik cökünce, sokagimiza,
_#######################__ ♥ Kösede ben varim, Unutamazsin,
__#####################__ ♥ O Mutlu Günler, hep gelir aklina,
___####################__ ♥ Sen beni ömrünce, UNUTAMAZSIN.!!!!
____##################__ ♥
______###############__ ♥ Mektuplari yirtip, attin diyelim,
________############__ ♥ Resimleri yirtip, yaktin diyelim,
__________#########__ ♥ Bir mazi var olup, nasil silelim,
____________#######__ ♥ Sen beni ömrünce, UNUTAMAZSIN.!!!!!
______________#####__ ♥
________________####__ ♥ Ah edip adini, her anisimda,
__________________###__ ♥ Bir asik misali, hep yanisim da,
____________________##__ ♥ Bir hayal olurum, yanibasinda,
______________________#__ ♥ Sen beni ömrünce UNUTULMAZSIN.!!!!
econ seni çokkkk seviyorrr


Kimden: ^ecrin

31.08.2011 15:24:10



Kime: adamasal!

Asla değiştiremeyeceğin şeyler için üzülme...Değiştirebileceğin ama istediğin halde değiştiremediğin şeyler için ağla...Asla bir daha sevmeyeceğim deme... Mahcup olursun... Asla sevgiyi arama çünkü sen aradıkça o saklanır...Sevgi,seni istedi mi bulur... Tıpkı baharı,kışın arasan da bulamayacağın gibi...Ya da bulsan da asla onun gerçek bir bahar olmadığını kabul etmek zorunda olacağın gibi...O bulduğun sadece bir aldanmışlıktır...Aldanırsan,tıpkı kış ortasında çiçek açan ağaçlara dönersin... kışın ortasında sevinçten çiçek açarsın...Kış gerçek yüzünü gösterince de donarsın, anlarsın ki yaşadığın bahar,kış ortasında yaşanan yalancı bir baharmış... Sevgi aranmaz...sevgi istedi mi seni bulur hiç ummadığın bir anda arkanda beliren bir dost olur bu bazen...Bir tesadüf sana sevgiyi taşır... Sen sevgiyi aramamışsındır... Tıpkı gecikse de gelen ve geleceğinden emin olduğundan bahar gibi...Tıpkı bir sabah kalktığında baharın pürüzsüz yüzü ile karşılaşman gibi bulmuştur seni sevgi... Sevgiyi kaybederken de cesur olmalısın...Yüreğin dolu olmalı sabır ve güçle... Her kaybedilen,kazanılan bir derstir zaten...Sevgi çok şey öğretir severken ve kaybederken...Sevgiyi kaybederken aslında onu hiç kaybetmek istemediğini öğrenirsin...Sevgiyi kaybederken,onu kaybetmenin,bulmak kadar güç olmadığını ama acısına katlanmanın ne güç olduğunu öğrenirsin... Sahipken sevgiye hep yanında olacakmış gibi onu hoyratça harcamışsındır... Kaybettiğinde ise her an yanında olacağına inanmakla ne büyük yanlış yaptığını Anlarsın...HER KAYIP BİR DERSTİR ALMAN GEREKEN


Kimden: ^ecrin

31.08.2011 15:15:23



Kime: adamasal!

Su,kendine sirdas ariyordu
Önce buluta verdi sirrini
Agir geldi sir buluta
Saganak saganak döktü suyun tüm sirlarini
Sonra göle gitti su
Ona anlatti derdini
Bu arada bulut suyun sirrini yagmur yapip,dolu yapip savurdugu icin
Zaman zaman tasiyordu göl ve suyun sirri iyice aciga ckiyordu
Sonra nehre verdi su sirrini
Nehir aldi suyun sirrini cekti gitti
Dereye verdi.
Dere biraz daha yavas olsada nehirden,oda götürdü suyun sirrini bir baska bilinmeze
Caglayanlar,selaleler,akarsular
Hepsi kayboluyordu bir anda
Sonra bir gün su takip etti dereyi
Dereyi okyanusa kavusunca fark etti su
Bütün sirlarinin akarsularla,caglayanlarla,irmaklarla
Okyasuna tasindigini.
Karar verdi su
Sirrini okyasuna verecekti
Öylede yapti zaten
Tüm sirlarini okyasuna verdi
Artik suyun sirrini okyanustan baskasi bilmiyordu
Ne tasti okyanus,ne bir baskasina tasidi suyun sirrini,nede kurudu
Gecen karsilastik suyla
Bir bardaktaydi
Suskundu..
Cok ugrastim konusturamadim.
Ben tam giderden DUR !! dedi su.
Durdum !
Okyanus yürekli dostlar bulmadan sakin konusma!
Tasiyamazlar,kaldiramazlar senin yükünü
Canini yakarlar,utandirirlar. "dedi

HEP CEVRENIZDE OKYANUS YÜREKLI DOSTLARINIZIN OLMASI DILEGIYLE


Kimden: ^ecrin

24.08.2011 17:05:08



Kime: ^ecrin

Dost dediğin
Dostun yüreğinden geçeni bilmeli
Dost dediğin
Dostunu karşılıksız sevmeli
Dost dediğin
Verecekse almadan vermeli
Dost dediğin
Yüreği kan ağlarken, dost için gülmeli
Dost dediğin
Kara toprak gibi sadık kalabilmeli
Dost dediğin
Sığınacak yerin yoksa kucağını açabilmeli
Dost dediğin
Güne sıcak bir güneş olup doğabilmeli
Dost dediğin
Geceye parlayan yıldız olabilmeli
Dost dediğin
Sırtını yasladığın asırlık bir çınar
Dost dediğin
Gerektiğinde bir kalkan olabilmeli
Dost dediğin
Kahpe kurşuna göğsünü siper yapabilmeli
Dost dediğin
Velhasıl dost olduğunu bilmeli
Dost dediğin
İki yüreği bir beden sayabilmeli
Ben herkese dost demem
Benim dostum
Yüreğimin sesini uzaklardan duyabilmeli
Dost o zaman dosttur
Dost dediğin
Bir batında doğan kardeş olabilmeli


Kimden: ^ecrin

03.06.2011 01:27:01



Kime: ^HaNIm aGa^

GERÇEK DOST: Babanın biri evladının arkadaşlık yaptığı kişilerin gerçek dost olmadığı sürekli oğluna söyler ama oğlu onu dinlemez ve karşı çıkar hayır baba onlar benim en iyi dostlarım der.baba peki der o zaman onların gerçek dostun olup olmadığını test edelim der oğlu nasıl der baba git bizim koyunlardan birini kes ve parçala ve sonra parçalarını bi çuvala koy ve gel der.oğlu gider babasının dediğini yapar ve getirir.sonra babası derki şimdi bu çuvali al ve o dostlarına götür ben birisini öldürdüm ve bu çuvala koydum diyerek yardım iste der oğlu ama baba der baba eğer gerçek dostun olup olmadığını görmek istiyorsan yap der oğlu gider dostlarından birisinin kapısını çalar ve ben birisini öldürdüm ve bu çuvala koydum saklamak için bana yardım et der ama dostu hayır git benden uzak dur başımı belaya sokma der ve kovar sonra ikinci bir dostuna gider ama aynı yanıtı alır ve diğerleride aynı tepkiyi verince babasına gelir ve haklıymışsın baba onlar gerçek dostum değilmiş hiçbiri yardım etmek istemedi der.babası sana söylemiştim der ve sonra derki şimdi felanca yere git felanca kişiyi bul ve benim selamımı söyle sonra aynı şeyi ondan iste der oğlu gider adamı bulur babasının selamını söyler ve amca ben birini öldürdüm ve bu çuvalın içine koydum der bana yardımcı olurmusunuz der adam gel bakalım diyerken kendi evinin arka bahçesine götürür ve orda bir çukur kazarak çuvalı çukara gömer sonra bütün bahçeye laleler eker ve arka bahçe tam lale bahçesi olur.oğlan gelir ve babasına olan biteni anlatır baba o adam bana yardım etti çuvalı arka bahçesine gömdü ve sonra tüm bahçeye laleler ekti der babası tamam şimdi yine git ve aynı adamı bul herkesin içinde olmadık hakareti yap ve birde tokat at demiş oğlu şaşırmış ama baba nasıl olur o bize yardım etti ama der babası sen dediğimi yap der ve oğlu gider adamı bulur ve herkesin içinde hakaret eder ve birde adama tokat atar.adam gence şöyle bir bakar ve derki oğlum babana selam söyle ben bir tokata lale bahçesini bozacak adam değilim der.


Kimden: ^ecrin

01.05.2011 15:50:28



Kime: ^HaNIm aGa^

Dost vardır ekmek gibi
Acıkınca ararsın
Dost vardır akrep gibi
Sen ondan hep kaçarsın
Dost vardır ilaç gibi
Sen hep onu ararsın

Dost vardır
Yağmurla toprak gibi
Nasıl toprak kurumuş
Hasretse yağmura
Dost vardır öyle
Hasrettir dostuna

Dost vardır yakut gibi
Kullanıldıkça parlar
Dost vardır pamuk gibi
Kullanıldıkça yıpranır

Dost vardır ırmak gibi
Seyrine doyamazsın
Dost vardır ateş gibi
Dokunursan yanarsın

Dost vardır dolunay gibi
Geceni aydınlatır
Dost vardır güneş tutulması gibi
Gündüzünü karartır
HİÇ BİR ZAMAN BOZULMAYACAK BİR DOSTLUĞA SAHİBİZ.....

ÇORTİ UYKUCU URFALI


Kimden: ^ecrin

21.03.2011 19:59:10



Kime: ^HaNIm aGa^

Asla değiştiremeyeceğin şeyler için üzülme...Değiştirebileceğin ama istediğin halde değiştiremediğin şeyler için ağla...Asla bir daha sevmeyeceğim deme... Mahcup olursun... Asla sevgiyi arama çünkü sen aradıkça o saklanır...Sevgi,seni istedi mi bulur... Tıpkı baharı,kışın arasan da bulamayacağın gibi...Ya da bulsan da asla onun gerçek bir bahar olmadığını kabul etmek zorunda olacağın gibi...O bulduğun sadece bir aldanmışlıktır...Aldanırsan,tıpkı kış ortasında çiçek açan ağaçlara dönersin... kışın ortasında sevinçten çiçek açarsın...Kış gerçek yüzünü gösterince de donarsın, anlarsın ki yaşadığın bahar,kış ortasında yaşanan yalancı bir baharmış... Sevgi aranmaz...sevgi istedi mi seni bulur hiç ummadığın bir anda arkanda beliren bir dost olur bu bazen...Bir tesadüf sana sevgiyi taşır... Sen sevgiyi aramamışsındır... Tıpkı gecikse de gelen ve geleceğinden emin olduğundan bahar gibi...Tıpkı bir sabah kalktığında baharın pürüzsüz yüzü ile karşılaşman gibi bulmuştur seni sevgi... Sevgiyi kaybederken de cesur olmalısın...Yüreğin dolu olmalı sabır ve güçle... Her kaybedilen,kazanılan bir derstir zaten...Sevgi çok şey öğretir severken ve kaybederken...Sevgiyi kaybederken aslında onu hiç kaybetmek istemediğini öğrenirsin...Sevgiyi kaybederken,onu kaybetmenin,bulmak kadar güç olmadığını ama acısına katlanmanın ne güç olduğunu öğrenirsin... Sahipken sevgiye hep yanında olacakmış gibi onu hoyratça harcamışsındır... Kaybettiğinde ise her an yanında olacağına inanmakla ne büyük yanlış yaptığını Anlarsın...HER KAYIP BİR DERSTİR ALMAN GEREKEN


Kimden: ^ecrin

16.03.2011 00:12:21



Kime: ^ecrin

Hiç bir zaman göründüğüm kadar güçlü olamadım...
Aslında çoğu zaman göründüğüm kadar mutlu değildim..
İçimde fırtınalar kopsa bile, yüzümde hep acı bir tebessüm vardı... İnsanlar farketmedi, edemezdi.. Çünkü, en az onlar kadar kendimi de inandırmıştım yalancı gülüşlere...Sadece aynaya baktığım zaman görebiliyordum acı gerçeği...


Onlar hep beni güçlü tanıdı, mutlu bildi, gülüşlerimle sevdi insanlar beni... Öyleydim çünkü... Yıkılmazdım, mutluydum ve herşeye inat gülüşlerim vardı benim... Ta ki seni tanıyana kadar........



Seni tanıdım, kendimi tanıyamaz hale geldim... Benliğimi almıştın sanki... Eski "Ben" den eser yoktu.. Acı çektim, geceleri sessizce ağladım sadece yastığım ıslandı..Sadece soğuk duvarlar dinledi hıçkırğımı... Haykırışlarım müzik notalarında kayboldu..
Kimse duymadı, bilmedi...


Duysa da bilse de, inanmazdı kimse... Çünkü ben ağlamazdım..Acı çekmezdim.. Sevemezdim de... Çünkü ben küçüktüm...Ta ki, seni tanıyana kadar... Seninle ve kattığın şeylerle büydüğümü anladım... Çünkü ilk defa kalbim acı çekti, gözlerim gözyaşlarıyla tanıştı.. Kulaklarım hep seni anlatan müzikler aramaya başladı...Kalemi ilk defa elime alıp seni anlatmaya çalıştım..Yalnız kalmak istedim çoğu zaman... Oysa ben kokardım yalnız kalmaktan....



Ve ilk defa yalan söyledim.. Oysa yalanı da bilmezdim ben.. Temizdi benim dünyam saftı... Herkesi kandırdım ve kendimi de...Mutluluk maskemi takmış geziyorum ortalıkta.. Geceleri düşüyor gülüşüm yüzümden...Herkes beni mutlu biliyor...


Kimden: ^ecrin

20.01.2011 20:08:20



Kime: ^HaNIm aGa^

Sadece birkaç gün yaşadı kelebekler…
Ve aşkın ne demek olduğunu, insandan daha iyi bildiler…
Aşkın bir ateş olduğunu, yakıp kül ettiğini anladılar ve ateşe pervane oldular.
Dört kelebeği öyküsüdür
Dört kelebek ateşin gerçek sırrına ulaşmaya karar verirler…
İlk kelebek ateşin uzağından geçip gelir ve şöyle der
“Ateş aydınlatan bir şeydir.”
Bu gerçeğin tam bilgisi değildir…
İkinci kelebek ise ateşe biraz daha yaklaşıp döner ve şöyle der
“Ateş ısıtan bir şeydir.”
Bu da gerçeği anlatmak için eksiktir…
Üçünü kelebek ateşe iyice yaklaşır, alevler kanatlarına değer geçer ve döndüğünde, “işte ateşin gerçek bilgisi” der, “ateş yakıcı bir şeydir.”
Dördüncü kelebek bununla yetinmez.
Ateşin çevresinde döner, dolanır, kavrulur ve birden bire ateşin içine dalarak bir an parladıktan sonra, alevlerin içinde görünmez olur…
Ateşin gerçek bilgisini anlayan tek kelebektir o…
Ancak bunun artık diğerlerine anlatacak durumda değildir.
Anlatmasına gerek de yoktur…
Hiç kimse ateşin ne olduğunu başkasının anlatmasından öğrenemez... Ateşe ancak dokunarak öğrenilir, onun ne olduğu…
Hepimiz bu öyküdeki dördüncü kelebek olmayı düşlüyor ama ömrümüzü diğer üç kelebek gibi tamamlıyoruz.
Sadece birkaç gün yaşadı kelebekler…
Ömrünce gerçek aşkı bulunamayan insana inat ateşin aşk olduğunu bilerek ve aşk için yanmayı bilerek… ÇORTİ UYKUCU URFALI umarım bu dostluk hiç bi zamn bozulmaz...


Kimden: ^ecrin

16.01.2011 23:36:52



Kime: ^ecrin

Sana hiçbir şey söylemek istemiyorum. Bütün sözcükler yetersiz.. Hiçbir şey yazmak istemiyorum. Engin denizlerde kulaç attığım, üstüme gökkuşağını kuşandığım bu aşk yalanmış. Şimdi karanlık sularda boğuluyorum. Gökyüzü kurşun gibi ağır. Ne yana dönsem yalan. Gülüşler yalan, vaatler yalan..İnsanlar yalan. Ben seni mi sevdim..Senin gözlerinle mi baktım dünyaya.. senin ellerinle mi çiçek derledim.. sevinçti, aşktı göğsüme bastım. Kocaman bir yalanı seninle mi yaşadım?

Gözlerine baktığım zaman cennet bahçesine geçerdim.. Bir aldatmacaymış, kötü bir rüya.. Kötülüğün bile bir yüzü vardır, bir görünüşü.. ama en beteri buymuş.. bu aldatmaca. Bir masal olsaydın razıydım, bir şiir olsaydın, alır saklardım.Güzel bir yüz kalırdı senden geriye, hoş bir anı.. kimsenin dokunamıyacağı bir tarih. Ama hiçbir şey kalmadı.. Bir yokluğu varsaymışım. Bir HİÇ’e sarılmışım. Çölde serap bile değilsin. Serabın gizli ışığı vardır. Sen ışığı yutan karanlık.. bir kör kuyu.. Ben kör kuyularda kaynak suyu aramışım.

Nasıl olsa biterdi bu aşk. Ama unutulmaz bir hatıra, gençliğin en güzel anısı olarak kalsaydı.. Sen hiçbir şeyin değerini bilmedin. Kökün çürük, yaprağın kül, meyvan zehirmiş. Ben seni aşkın yerine koymuş aldanmışım. Kabahat sende değil, ben insan tanımamışım.

Sana karşı öfke duymuyorum, kırgın değilim, kızgın değilim.. Çünkü sen zaten yokmuşsun. Asıl kızılacak kişi benim.. Küçücük bir toz tanesini bir mücevher sanmışım. Senin iftiran bana koymadı..Beni kahreden, beni yokeden, beni bin pişman eden tek şey.. bir aşk yaratmış tek başına yaşamışım. Sen zaten yokmuşsun ki.. senin neyine yanayım? Neyine?...


Kimden: ^ecrin

14.01.2011 22:04:52



Kime: ^HaNIm aGa^

ateş ve suyun aşkı

ates bir gun görmus suyu yuce daglarin ardinda sevdalanmis
onun deli dalgalarina...hircin hircin kayalara vurusuna, yuregindeki duruluga...
demiski suyagel sevdalim ol hayatima anlam veren mucizem ol, su dayanamamis
atesin gözlerindeki sicakliga al demis yuregim sana armagan...
sonra, sarilmis atesle su birbirlerine sikica kopmamacasina...
zamanla su buhar ates kul olmaya baslamis...
ya aski yok olacakmis yada kendisi...
bastan alinlarina yazilan kaderide yuregindeki aci kederide alip gitmis uzak diyarlara su...
ates kizmis yakmais ormanlari...aramis suyu gunler, geceler, diyarlar boyu...
birgun gelmis suya varmis yolu...bakmis o duru gözlerine suyun biraz hircin ve biraz kirgin...
ve o an anlamis askin bazen gitmek oldugunu ama gitmenin yitirmek olmadigini..
o gunden sonra ates sudan, su atesten kacar olmus...
atesin yuregini sadece SU,suyun yuregini sadece ATEŞ alir olmus...


Kimden: ^ecrin

14.01.2011 21:36:45



Kime: ^HaNIm aGa^

Mutluluk ele geçirilecek bisey degil, Ya elde edilmeden önce düsülen bir amaç, ya da elden kaçirildiktan sonra anlatilan bir hikayedir... içinde bi acı vardır nedenini bilemezsin boğazını sıkar düğüm gibi içini yakar ateş gibi bileklerini keser ayaklarına dolanır koşamazsın anlayamazsın anlam veremezsin çare bulamazsın derdini sorsalar cevap veremezsin özleyemezsin dokunamazsın güvenemezsin inanamazsın başını korkusuzca göğsüne yaslayamazsın çünkü bilmezsin onu tanımazsın inanamazsın hiçbir sözüne kafanı yorar kalbini kırar yaprak gibi titretir kahreder sonra bi bakışta arasın çaresizliğine küçük bi ışık dünyan ışıkla dolar sanki için içine sığmaz ama hüzün hiç gitmez bunun adı ne bilemezsin...


Kimden: ^ecrin

20.12.2010 00:45:01



Kime: ^ecrin

|||Zoruma Gidiyor Sana Seni Seviyorum Diyemiyişim...||| Senden Ayrılmak Degilde Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun ... Benden Sonra Lanet oLası eLini Kim tutacak Kim Sevecek Kim Saracak Seni... Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun .. Senden Ayrılmak Degilde O öPüp Koklayamadığım Kıyamadıgım Saclarını Kim eLLiyecek .. Benim Zoruma Ne Gidiyor BiLiyormusun.. Senden Ayrılmak DeğiLde .Sana Doya Doya Seni SEviyorum Diyemedim ya. Sana Kim Seviyorum Diyecek Benim Zoruma Bu Gidiyor.. Kim Tuta BiLir Senin eLini Kim Sara BiLir Senin boşlukta oLan Yerini. Aklıma Geliyor İlk Tanıştığımız Gün Geliyor.. HatırLıyormusun iLk Seni Seviyorum Dediğimi.. iLk Sen Deniz GözLümsün Dediğimi Hatırlıyormusun.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun Zamanı Geçmişe Döndüremiyorum ya..Zamanı Geri Çeviremiyorum ya. Yanıyor Yüreğim .. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun .. DünyaLArı Verdim DünyaLarı Yıktım.. Sana Varya Ömrümü Verdim.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.. Anlamadın AnLayamadınya Beni... Ne ALLaha Ne KeDere İsyan eTTim Şimdiye Kadar.. Ne Sana Ne Sana oLan Sevgime Söz Gecirdim.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.. AğLarken Beni GörmeLiydin Senin iÇin Defalarca Kendimi Yıprattıgımı Senin İçin Varya Canımı... Tek Kalemde Vereceğimi aNLamadınya.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.. SeninLe Bir Yatakta Sana SarıLıp Doya doya öPmeyi. Sana Seni Seviyorum Demeyi Sana Canımsın Diye İnLemeyi Söyleyemedim ya.. Laan Bir Kez Ya Birkezz Gururunu AyakLArının ALtına aLsaydın . BikezCik Bana İnansaydın. Ben Aşkta Gururu BiLmezdim Sen Severdin Sen Bana Kıyamazdın . Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.. Bana Canım Demeni öZLedim.. Bana Senin İçin öLürüm Demeni Özledim. Bana Varya Kızarken O BakışLArını öZLedim .. Bana O NinniLer Anlatmanı Bana Ninni Smylemeni Özledim... Zoruma Gidiyor Sen BiliyorMusun.. Hatırlıyormusun Bigün Bana Ne Demiştin.. DünyaLArı Yıkarım Senin iÇin . Senin İçin DağLArı Delerim. Sen iSte Annemi Babamı Saymaz Yine Gelirim Demiştin.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.... Sen GeLemedinya Sen Benim OLamadınya.. Sen Canını Canana Veremedinya.Zoruma Gidiyor. Deniz Gözlüm.Sen Benim oLamadınya.. Bak Zaman Ne Çabuk Geçiyor Ne Sen varsın Ne Ben.. Zaman Varya ÖyLe Bir GeÇiyorki. Zoruma Gidiyor Sen Biliyormsun.. Seni uNutamadığım. Sen Allahadamı İnanmıyorsun.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.. Seni Cok öZLedim. Seni Seviyorum Diyemedimya Yanıyorum.. Zoruma Gidiyor Yanıyorum.. Deniz GözLüm Yanıyorum...




Kimden: ^ecrin

19.12.2010 23:38:47



Kime: ^HaNIm aGa^




Bilgileri [Değiştir] |||Zoruma Gidiyor Sana Seni Seviyorum Diyemiyişim...||| Senden Ayrılmak Degilde Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun ... Benden Sonra Lanet oLası eLini Kim tutacak Kim Sevecek Kim Saracak Seni... Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun .. Senden Ayrılmak Degilde O öPüp Koklayamadığım Kıyamadıgım Saclarını Kim eLLiyecek .. Benim Zoruma Ne Gidiyor BiLiyormusun.. Senden Ayrılmak DeğiLde .Sana Doya Doya Seni SEviyorum Diyemedim ya. Sana Kim Seviyorum Diyecek Benim Zoruma Bu Gidiyor.. Kim Tuta BiLir Senin eLini Kim Sara BiLir Senin boşlukta oLan Yerini. Aklıma Geliyor İlk Tanıştığımız Gün Geliyor.. HatırLıyormusun iLk Seni Seviyorum Dediğimi.. iLk Sen Deniz GözLümsün Dediğimi Hatırlıyormusun.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun Zamanı Geçmişe Döndüremiyorum ya..Zamanı Geri Çeviremiyorum ya. Yanıyor Yüreğim .. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun .. DünyaLArı Verdim DünyaLarı Yıktım.. Sana Varya Ömrümü Verdim.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.. Anlamadın AnLayamadınya Beni... Ne ALLaha Ne KeDere İsyan eTTim Şimdiye Kadar.. Ne Sana Ne Sana oLan Sevgime Söz Gecirdim.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.. AğLarken Beni GörmeLiydin Senin iÇin Defalarca Kendimi Yıprattıgımı Senin İçin Varya Canımı... Tek Kalemde Vereceğimi aNLamadınya.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.. SeninLe Bir Yatakta Sana SarıLıp Doya doya öPmeyi. Sana Seni Seviyorum Demeyi Sana Canımsın Diye İnLemeyi Söyleyemedim ya.. Laan Bir Kez Ya Birkezz Gururunu AyakLArının ALtına aLsaydın . BikezCik Bana İnansaydın. Ben Aşkta Gururu BiLmezdim Sen Severdin Sen Bana Kıyamazdın . Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.. Bana Canım Demeni öZLedim.. Bana Senin İçin öLürüm Demeni Özledim. Bana Varya Kızarken O BakışLArını öZLedim .. Bana O NinniLer Anlatmanı Bana Ninni Smylemeni Özledim... Zoruma Gidiyor Sen BiliyorMusun.. Hatırlıyormusun Bigün Bana Ne Demiştin.. DünyaLArı Yıkarım Senin iÇin . Senin İçin DağLArı Delerim. Sen iSte Annemi Babamı Saymaz Yine Gelirim Demiştin.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.... Sen GeLemedinya Sen Benim OLamadınya.. Sen Canını Canana Veremedinya.Zoruma Gidiyor. Deniz Gözlüm.Sen Benim oLamadınya.. Bak Zaman Ne Çabuk Geçiyor Ne Sen varsın Ne Ben.. Zaman Varya ÖyLe Bir GeÇiyorki. Zoruma Gidiyor Sen Biliyormsun.. Seni uNutamadığım. Sen Allahadamı İnanmıyorsun.. Ne Zoruma Gidiyor Biliyormsun.. Seni Cok öZLedim. Seni Seviyorum Diyemedimya Yanıyorum.. Zoruma Gidiyor Yanıyorum.. Deniz GözLüm Yanıyorum...



1  [2]  


counter